enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
38,6480
EURO
43,8868
ALTIN
4.182,89
BIST
9.074,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Parçalı Bulutlu
20°C
Samsun
20°C
Parçalı Bulutlu
Salı Az Bulutlu
24°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
22°C
Perşembe Az Bulutlu
24°C
Cuma Çok Bulutlu
22°C

2024’te elektriğin yüzde 41’i yenilenebilir kaynaklardan sağlandı

2024’te elektriğin yüzde 41’i yenilenebilir kaynaklardan sağlandı
REKLAM ALANI
07.05.2025 12:18
2
A+
A-

Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) “Küresel Enerji Değerlendirmesi 2025” raporundan derlenen bilgilere göre, dünyada enerji talebi geçen yıl ortalamadan daha hızlı artarken, elektrik üretimi de önceki yıla göre yaklaşık 1200 teravatsaat yükseldi.

Bu dönemde, toplam elektrik üretiminin yüzde 32’si yenilenebilir enerji kaynaklarından, yüzde 9’u ise nükleer enerjiden karşılandı. Yenilenebilir kaynaklardan yapılan üretimin büyük kısmı güneş ve rüzgar enerjisinden geldi.

Güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik üretimi 2024’te rekor seviyeye ulaşarak 670 teravatsaat arttı. Bu dönemde nükleer santrallerden elde edilen elektrik üretimi de 100 teravatsaat artış gösterdi.

Söz konusu dönemde yenilenebilir enerji kapasitesinde de büyük artış kaydedildi. Geçen yıl dünyada yaklaşık 700 gigavatlık yenilenebilir enerji kapasitesi devreye alınırken, bunun yaklaşık yüzde 80’ini güneş enerjisi santralleri oluşturdu.

Öte yandan, nükleer enerjiye yaklaşık 7 gigavatlık yeni kapasite eklendi.

Ayrıca, 2024’te dokuz yeni nükleer reaktörün inşasına başlandı. Söz konusu reaktörlerin tamamlanmasıyla toplam 11 gigavatlık ek kapasitenin sisteme dahil edilmesi bekleniyor. Yeni başlayan tüm reaktör projeleri Çin ve Rusya tasarımları temel alınarak yürütülüyor.

Avrupa Birliği’nde (AB) ve ABD’de güneş ve rüzgar enerjisinden üretim ilk kez kömür ve doğal gazdan üretimi geride bırakırken, Çin’de güneş ve rüzgar enerjisinin toplam üretimdeki payı yaklaşık yüzde 20 oldu.

Dünyada elektrik sistemleri de değişiyor

Oxford Enerji Çalışmaları Enstitüsü Araştırma Görevlisi Aliaksei Patonia​​​​, AA muhabirine, elektrik üretiminde düşük karbon salımlı kaynakların payının artış göstermesinin küresel elektrik sistemlerini de dönüştürdüğünü söyledi.

Pay artışının devlet teşvikleri ve temiz enerjiye yönelik kurumsal talepten kaynaklandığını ifade eden Patonia, “2024’te dünyada 2,1 trilyon dolarlık rekorla temiz enerjiye yatırım yapıldı. Değişken yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygın olarak kullanılması, şebeke esnekliğine yatırım, pil depolama ve dalgalanan üretimi yönetmek için elektrik sistemlerinin dijitalleştirilmesi gibi daha derin sistemsel değişiklikleri de tetikliyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Patonia, nükleer enerjinin mevcutta bölgesel olarak eşit olmasa da temiz enerjiye ciddi katkı sağladığının altını çizerek, yeni projelerin çoğunluğunun Çin ve Rusya’da yoğunlaştığını, ABD, Avrupa ve Asya’daki mevcut santrallerin güvenilir ve sıfır karbonlu baz yük üretimine katkıda bulunduğunu söyledi.

Nükleer enerjinin güneş ve rüzgar gibi değişken yenilenebilir enerjiden farklı olarak sabit yükü garanti edebileceğinin altını çizen Patonia, şöyle devam etti:

“Bunun gibi birçok faktör nedeniyle öngörülebilir gelecekte nükleer enerjinin öneminin artması muhtemel görünüyor. Ayrıca, özellikle ABD, İngiltere, Kanada ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde mevcut reaktörlerin ömrünü uzatmaya ve küçük modüler reaktörler (SMR) gibi yeni teknolojilerin uygulanmasına olan ilgi artıyor. Daha fazla kapasite artışının, finansman, düzenleyici çerçeveler ve en önemlisi kamu kabulü ile ilgili zorlukların ele alınmasına bağlı olacağını düşünüyorum.”

Kömürden elektrik üretiminin düşmesi, enerjide dönüm noktası olarak görülüyor

Patonia, ABD ve AB gibi bazı bölgelerde yenilenebilir enerji üretiminin kömürden üretilen enerjiyi aşmasının küresel enerji geçişinde belirleyici bir dönüm noktası olduğuna işaret ederek, “Bu, eskiden olası görülmeyen bir değişim. Kömürden enerji üretimi, özellikle gelişmiş ekonomilerde düşüşe geçiyor. Öte yandan Çin ve Hindistan gibi ülkelerde önemli bir kaynak olmaya devam ediyor. Fakat uzun vadede temiz enerji ve iklim politikaları kömür kullanımını kısıtlıyor.” diye konuştu.

Temiz enerji tedarik zincirleri, şebeke altyapısı ve lityum, kobalt ile nadir toprak elementleri gibi kritik maden ve ham maddeler üzerinde yoğunlaşan rekabetin kritik bir trend olduğunu belirten Patonia, “Söz konusu rekabet, ülkeler üretim kapasitesini güvence altına almaya, bağımlılıkları azaltmaya ve esnek temiz teknoloji endüstrileri inşa etmeye çalıştıkça enerji geçişine jeopolitik bir boyut da katıyor.” dedi.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap YazınYorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.