Müslüman yeni başlayan güne sabah ezanıyla uyanıp “Namaz uykudan hayırlıdır.” müjdesinin verdiği enerjiyle yatağından kalkar. Yüce Yaratıcı’sına kulluk etmenin huzuruyla güne başlar. Güneş doğduktan sonra işinin gücünün başına geçip çalışır. Zaman ilerler, yorgunluk artar. İlahi huzura çıkmanın; saatlerdir yıpranan, hırpalanan ruhu tazelemenin vakti gelmiştir. İşte bu esnada öğle ezanı okunur. Ezanla dünyadan ve dünyalıktan sıyrılış başlar. Güneşin etkisini kaybetmeye başladığı ikindi vaktinde mümin, geçim telaşesi ve koşuşturmasına kapılmaz. Hemen huzur-ı ilahiye koşar. Zira o bilir ki Peygamberimiz: “İkindi namazını kaçıran kimse, sanki ailesini ve malını yitirmiş gibidir.” (Buhârî, Mevâkîtü’s-salât, 14) buyurur. Güneş batınca kısa bir vakitte huzura davet tekrarlanır. Müslüman Yüce Rabbimizin akşam namazı çağrısına çabucak icabet eder. Uyumadan önce beş vakit namazın son halkası olan yatsı namazıyla Cenab-ı Hakk’ın huzuruna durmayı, günü O’na ibadetle sonlandırmayı asla ihmal etmez.
Hıdırellez-Hızır Günlerinin Başlangıcı (186 gün)