Son yıllarda özellikle Batı’da şiddet üzerinden oluşturulan İslam ve Müslüman algısının dünya tarihindeki köklerinin ne kadar eskiye gittiğini ve Müslümanlara reva görülen acıların her dönemde görmezden gelindiğini söylemek mümkündür. Bütün bunlardan yola çıkarak adına İslamofobi denen İslam korkusu/ karşıtlığı, köken itibarıyla Mekke döneminde ortaya çıkmış, Medine döneminde Müslümanlar güçlenip bir devlet kuruncaya kadar da şiddetini arttırarak devam etmiştir, denilebilir. Asr-ı Saadet’ten günümüze dünya üzerinde her dönem yaşanan çekişmelerden Müslümanlar da payını almış, yaşanan zor dönemleri bir şekilde atlatarak devletler kurup medeniyetler inşa etmek suretiyle varlıklarını sürdürmüşlerdir. Ayrıca İslam karşıtlığının bir üst kavramı “ksenofobi” denen yabancı düşmanlığı aslında hep vardı. Soğuk Savaş’ın bitimi (1990’lı yıllar) ile İslam’ın Batı’nın yeni düşmanı kabul edilmesiyle yeni bir döneme giren İslamofobi, özellikle 11 Eylül’den sonra İslam karşıtlığı ve düşmanlığına dönüştü.
Kişinin, ailesi için yaptığı harcama sadakadır. (Buhârî, Meğâzî, 12)