Babasını 4 aylıkken trafik kazasında kaybeden Kürkgiyen, annesinin de başka biriyle evlenmesinin ardından İstanbul’da yaşayan babaannesinin yanında yaşamını sürdürdü.
Yaz aylarında gittiği kurslarda Kur’an okumayı belirli bir seviyeye kadar öğrenen Kürkgiyen’e, 28 yaşındayken “tavuk karası” hastalığı teşhisi konuldu ve kısa sürede görme yetisini tamamen kaybetti.
Bir süredir annesiyle yaşadığı Nevşehir’de İl Müftülüğünce görme engellilere yönelik düzenlenen Kur’an-ı Kerim Kursu’na katılan Kürkgiyen, çocuk yaşlarda yarım bıraktığı Kur’an eğitimini tamamlamaya çalışıyor.
Yadigar Kürkgiyen, dini içerikli kaset ve radyo programları dinleyerek ayetleri ezberlemeye çalıştığını, 2 yıldır da kursa katılarak eğitime devam ettiğini söyledi.
Küçük yaşlardan beri Kur’an-ı Kerim öğrenmeyi çok istediğini anlatan Kürkgiyen, şöyle konuştu:
“12 yaşında Kur’an-ı Kerim’i normal olarak öğrenmiştim. Ezberim de kuvvetli. Okuyarak daha fazla ezberlemeyeceğim inşallah. Okuyunca çok rahatlıyorum. Herkese tavsiye ediyorum hiçbir şey için geç değildir. Gözlerim tavuk karası hastalığından dolayı 28 yaşında tamamen kapandı. Küçük yaşlarımda da yavaş yavaş kapanıyordu. Kitap okumayı çok seven bir insandım. Kur’an-ı Kerim’i noktalı sistemle öğrenebileceğimi hiç zannetmiyordum ama Kur’an-ı ezberlemeyi istiyorum. Allah ömür verirse ayet ayet ezberlemeyi düşünüyorum. Önceden kasetlerden dinleyerek ezber yapıyordum ama şimdi okuyarak ezberlemek daha güzel. Hafız olmayı çok istiyorum.”
Görme engeli bireylere de morallerini bozmamaları tavsiyesinde bulunan Kürkgiyen, “Çünkü Rabbimiz bir kapıyı kapatıyorsa başka bir kapıyı mutlaka açıyor. Telefonları ellerine alıyorlar ve çok vakit ayırıyorlar. Telefonlara ayırdıkları zamanların yarım saatini ayırsalar Kur’an-ı Kerim’i öğrenmiş olurlar.” diye konuştu.
Kürkgiyen, azimle yapılan işlerde her zaman başarının geleceğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
