İlk olarak kampüsündeki Filistin’e destek gösterileriyle, daha sonra da çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık programlarını sürdürdükleri gerekçesiyle federal hükümetin hedefi haline gelen Harvard ile Trump yönetimi arasındaki anlaşmazlık devam ediyor.
Wall Street Journal gazetesine konuşan Harvard Rektörü Garber, siyasi görüş ayrılıklarının eğitim kurumları için tehdit unsuru olarak kullanılmasının eğitim camiasına olumsuz mesaj göndereceği uyarısında bulundu.
Yönetimin okulun sahip olduğu vergiden muaf statüsünü sonlandırmaya yönelik planını hayata geçirmesinin “yasa dışı” olacağını savunan Garber, bu statünün kaldırılmasının araştırma programlarını riske atacağını kaydetti.
Garber, vergi muafiyetinin kaldırılmasının üniversite için yıkıcı etkisi olacağını vurguladı.
Federal hükümet, aralarında Harvard’ın da olduğu birçok üniversiteye yönelik, başta Filistin’e destek için düzenlenen kampüs protestoları ile çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık programlarını gerekçe göstererek federal fonları dondurma tehdidinde bulunmuştu.
Bu bağlamda yönetim, Harvard’a sağlanan 2,2 milyar dolarlık fonun ve 60 milyon dolarlık sözleşme bedelinin dondurulmasına karar vermişti. Üniversite de federal hükümetin fonları dondurmasının hukuka aykırı olduğunu savunarak bu kararı engellemek üzere Trump yönetimine dava açmıştı.
Trump, dün Truth Social sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Harvard’ın vergi muafiyetini kaldıracağız. Hak ettikleri bu!” ifadesini kullanmıştı.
ABD basınına konuşan uzmanlar ise Trump’ın, yasalar gereği vergi muafiyeti statüsüne sahip kuruluşların bu haktan mahrum bırakılmasını talep edemeyeceğini vurgulamıştı.
Kongrenin 1998’de çıkardığı yasa çerçevesinde Başkan’ın doğrudan ya da dolaylı olarak İç Gelir İdaresi’nden (IRS) vergi mükelleflerini araştırmasını, denetlemesini veya bu kuruluşların vergi muafiyeti statüsünü kaldırmasını talep etmesi yasak.
