GazzeHamasDoğu TürkistanSon dakikaZulümTerme HaberTerme AjansenflasyonemeklilikTerörötvdövizakpchpmhp
DOLAR
42,8158
EURO
50,2106
ALTIN
6.050,85
BIST
11.341,90
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Çok Bulutlu
14°C
Samsun
14°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Çok Bulutlu
13°C
Salı Hafif Yağmurlu
13°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
11°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
8°C

Hz. Peygamber (sas) Döneminde Tıp ve Sağlık

Hz. Peygamber (sas) Döneminde Tıp ve Sağlık
REKLAM ALANI
22.12.2025 11:52
A+
A-

Tarih boyunca insanla birlikte hastalık da bulunmuş ve bununla mücadele için tıp ilmi gelişmiştir. Cahiliye döneminde Hicaz’da Hâris b. Kelede gibi İran’da tahsil yapmış tabipler bulunmakla beraber, Araplar arasında yanlış ve bâtıl tıbbî telakkiler çok yaygındı. Mesela yılan sokmuş bir kimseyi zehirin vücuda yayılmaması için uyutmazlar; üstüne başına ziller takarlardı. Şaşılığı, hastayı değirmen taşına baktırarak tedavi etmeye çalışırlardı. Vebadan korunmak için merkep gibi anırırlar, hastaları kâhinlere götürürler, büyü yaparlardı. Tapınaklara kurban keserler ve bu suretle hastaların vücuduna girmiş şeytanların çıkacağına inanırlardı…

Hz. Peygamber bu tür yanlış, bâtıl ve değeri olmayan, hurafelere dayalı anlayış ve tedavi usullerini kaldırdı. Tıbba yeni bir anlayış getirdi. Her hastalığın bir çaresi olduğunu bildirerek, tedavi yollarının araştırılmasını teşvik etmiştir. Tabip olmayanların hasta tedavi etmeleri halinde, hastaların uğrayacağı zararın onlara ödetilmesi gerektiğini bildirmiştir. Hasta olunduğunda uzman (hâzık) hekime müracaat etmeyi ve cahil tabiplerden yüz çevirmeyi tavsiye etmiştir. Bulaşıcı hastalıklara karşı korunmak, salgın hastalık bulunan mahalle girmemek, bu tür hastalığın bulunduğu yerden dışarı çıkmamak, vücut, el ve diş temizliğine dikkat etmek, ki, vefat etmeden önceki hastalığı esnasında bile diş temizliğine önem vermiş ve misvak kullanmayı ihmal etmemiştir,33 yiyecek ve çevre temizliğine önem vermek, yiyecek ve içeceklerde orta yolu korumak; yemekten önce ve sonra elleri yıkamak; hastalanınca tedavi olmak, hastalara çeşitli tedavi usulleri tarif ederek bir ilaç telakkisi oluşturmak, ilaç kullanmak, kan aldırmak… gibi hususlar Hz. Peygamber’in uyguladığı koruyucu ve tedavi edici tıbbî metodlardır.

Hz. Peygamber’in tıbba dair hadislerinin bir kısmı genel tıp konularına, bir kısmı koruyucu hekimliğe ve diğer bir kısmı da tedavi etmeye dair ilaç tariflerinden ibarettir. Bu hadislerin çoğu, o dönemde Arap Yarımadası’ndaki yanlış tıbbî uygulamaları düzeltmek ve tıbba yeni bir hüviyet kazandırmak gibi önemli bir rol oynamıştır. Ortaçağa hakim olan bir İslâm tıbbının doğmasına zemin teşkil etmiştir. Ebû Bekir Râzî ve İbn Sînâ ile bunlardan sonra gelen meşhur tabiplerin bilimsel açıklamalarının en başta gelen kaynakları Kur’an-ı Kerim’in tıp ile alakalı ayetleri ile Hz. Peygamber’in aynı konudaki hadisleridir.

Meşhur muhaddisler eserlerinde Hz. peygamber’in tıp ile ilgili hadislerine yer vermişler, hatta bu konuya “Kitâbü’t-Tıb” adı altında özel bölümler ayırmışlardır. Bunların dışında ayrıca “Tıbb-ı Nebevî” adı altında müstakil eserler kaleme alınmıştır. Koruyucu ve tedavi edici hekimliğe ait hadislerden bazıları şunlardır:

“Kim, bilgisi olmadığı halde hekimlik yapmaya kalkışırsa sebep olacağı zararı öder”.34

Sa’d b. Ebû Vakkas hastalandığında Hz. Peygamber onu ziyarete gitmiş ve “Hâris b. Kelede’yi çağırın. O iyi bir hekimdir. Seni tedavi etsin” buyurmuştur.

“Allah, verdiği derdin şifasını da verir”.35

“Bir yerde veba olduğunu işitirseniz oraya girmeyiniz. Bulunduğunuz yerde veba ortaya çıkarsa oradan ayrılmayınız”.36

“Size ne oluyor ki, dişleriniz sararmış olduğu halde yanıma geliyorsunuz. Misvak kullanınız”.37

KAYNAKÇA:

32. Buhârî, II,3, 11; Zebîdî, III, 151, 203.

33. İbn Sa’d, II, 233-234.

34. İbn Mâce, II, 1148.

35. Buhârî, VII, 12.

36. Buhârî, VII, 21.

37. Tıbb-ı Nebevî hakkında bk. Buhârî, VII, 2-33 Ebû Dâvud, IV, 192-242; Tirmizî, IV, 381-413; İbn Mâce, II, 1137-1176; Mahmut Denizkuşları, Kur’an-ı Kerim ve Hadislerde Tıp, İstanbul 1990.

Kaynak: Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı – Prof. Dr. İbrahim Sarıçam

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap Yazın. Yorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.