GazzeHamasDoğu TürkistanSon dakikaZulümTerme HaberTerme AjansenflasyonemeklilikTerörötvdövizakpchpmhp
DOLAR
42,9027
EURO
50,5598
ALTIN
6.252,42
BIST
11.294,37
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Hafif Yağmurlu
7°C
Samsun
7°C
Hafif Yağmurlu
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
8°C
Salı Parçalı Bulutlu
12°C
Çarşamba Yağmurlu
9°C

Hz. Peygamber (sas) ve Yaşlılar

Hz. Peygamber (sas) ve Yaşlılar
REKLAM ALANI
28.12.2025 08:00
A+
A-

Şüphesiz dünya, hem gençlere ve hem de yaşlılara aittir. Fakat çağdaş bir düşünürün de belirttiği gibi, ahlâkî-dinî ölçülerden mahrum olan ve sırf aklî saikleri tanıyan günümüzün hakim uygarlık anlayışı, dünyayı giderek daha fazla gençliğin ölçülerine ve zevklerine uygun olarak biçimlendirmektedir.36 Yaşlı kimse, hele değişimin hızlı bir şekilde gerçekleştiği günümüzde, çoğu zaman kendi gençliğindekinden çok farklı ortama ve değerlere uyum sağlamak zorunda kalmaktadır. Yetişme çağında aldığı eğitim bu uyumu güçleştirmektedir. O bakımdan çeşitli alanlarda düzenlemeler yapılırken, yaşlıların durumları, istek ve ihtiyaçları da ciddiyetle dikkate alınmalıdır.

Her konuda i’tidali esas alan Hz. Peygamber, küçüğü korurken, onlara merhameti emrederken, büyükleri ihmal etmemiştir. Bilakis büyüklere saygıyı küçüklere sevgi ile birlikte zikrederek bunların birbirinden ayrılmaz olduğunu gözler önüne sermiştir. Onun konuyla ilgili bir sözü şöyledir: “Küçüklerimize merhamet etmeyen ve büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir”.37 Küçükler sevgiye, yaşlılar da saygıya, her iki kesim de ilgiye ve bakıma muhtaçtır. İşte bu sözüyle Hz. Peygamber, bu iki toplum kesimine karşı gençlere ve yetişkinlere önemli sorumluluk ve görev yüklemiştir. Bu iki hususa, yani küçüklere sevgi, büyüklere saygı hususuna birlikte riayet etmeyen kimselere ağır ithamda bulunmuştur.

Çekirdek aile yapısının günümüzde yaygınlaşması, evlenen çiftlerin ayrı oturması, yaşlıların bir taraftan genç aile üyelerinden ayrılmalarına yol açarken, diğer taraftan da bunların barındırılmalarını önemli bir sorun haline getirmektedir. Doğal olan, kişinin hayatının son evresini evlatlarının yanında, kendi yetiştiği ve bildiği ortamda, yakın çevresi içinde ilgi ve himaye görerek geçirmesidir. Bu ortam onu neşelendirir, hayata bağlar. Öte yandan huzur evleri ise, kendilerine yabancı bir ortamdır. Bununla birlikte, şartlar gereği, kimsesizlikten veya başka nedenlerle, çocuklar için yetiştirme yurdu kadar yaşlılar için huzur evi gibi kurumlara gerek duyulabileceğini de gözardı etmemek gerekir. Ancak aslolan, yaşlıların, ömürlerinin son evresinde kendi evinde, aile içinde yaşamalarıdır. Yaşlılar açısından durum böyledir. Öte yandan bunun bir faydası da şu olacaktır: Bugünün genci, yetişkini, yarının yaşlısıdır. Yeni yetişen nesil ise büyüklere saygıyı en iyi bir şekilde aile ortamında, yani başta kendi ana babası olmak üzere yakınlarının büyüklere gösterdiği davranışlardan pratik olarak öğrenecektir.

Hz. Peygamber’in sözlerinde ve uygulamalarında yaşlıların saygın bir statüsü vardır. O, gençleri yaşlılara saygı göstermeye teşvik etmiştir. Konuyla ilgili bir sözünde şöyle buyurmuştur: “Herhangi bir genç, yaşından dolayı bir ihtiyara saygı gösterirse, Allah da ihtiyarlığında ona hizmet edecek kimseler yaratır”.38 Mekke’nin Fethi’nde Hz. Ebû Bekir yüz yaşına yaklaşmış olan babası Ebû Kuhâfe’yi Hz. Peygamber’in huzuruna getirir. Hz. Peygamber “Yaşlı babanı buraya kadar yormayıp evinde bıraksaydın, ben onu ziyaret ederdim” der. Buna karşılık Hz. Ebû Bekir “Onun size gelmesi daha uygundur” şeklinde cevap verir.39 Hz. Peygamber’in yaşlı Ebû Kuhâfe’ye karşı bu nâzik davranışı Hz. Ebû Bekir’e karşı iltifatının yanında, yaşlı insanlara duyduğu saygının bir ifadesi olarak değerlendirilmelidir.

Yaşlılar sözkonusu olunca, ana babaya (ebeveyn) karşı görevler konusuna kısaca değinmek yerinde olacaktır. Çocuğun ana baba karşısında hakları olduğu gibi, hiç şüphesiz ana babanın da çocukları karşısında hakları vardır. Kur’ân-ı Kerim’de40 Allah’a kulluk görevinin hemen ardından genellikle ana babaya karşı saygılı olmanın ve onlara iyi davranmanın bir görev olduğuna dikkat çekilir. Çünkü, ana baba, çocuğun varlık sahnesine çıkmasının sebebidir ve Allah’ın nimetlerinden sonra insanın yetişmesinde en önemli katkıyı da onlar sağlar. O nedenle Kur’ân-ı Kerim’de ana babaya saygısızlığın en hafif şekli ve bir iç sıkıntısının ifadesi olmak üzere “onlara of bile deme”41 buyurulmuş, azarlanmamaları ve kendilerine güzel söz söylenmesi emredilmiştir. Devamında da42 merhamet duygusundan kaynaklanan bir tevazu anlayışıyla ana babanın himaye altına alınması istenmiş, onların küçükken çocuklarına gösterdikleri şefkat ve merhamete dikkat çekilmiştir. Bu suretle ana baba ile çocuklar arasındaki duygusal bağın önemi vurgulanmıştır. Hz. Peygamber en önemli amelleri sıralarken vaktinde kılınan namazdan sonra ana babaya iyiliği,43 buna karşılık büyük günahları sıralarken de Allah’a ortak koşmaktan sonra ana babaya âsî olmayı saymıştır.44 Ana babanın ölümlerinden sonra hatıralarını yaşatmak üzere onların dostlarıyla ilişkinin devam ettirilmesini istemiştir.45

KAYNAKÇA:

36. Ali İzzetbegoviç, s. 207.

37. İbn Hanbel, II, 185.

38. Tirmizî, IV, 372.

39. İbn Hişâm, II, 405-406.

40. Bakara Sûresi 83; En’am Sûresi 151; İsrâ Sûresi 23.

41. İsrâ Sûresi 23.

42. İsrâ Sûresi 24.

43. Buhârî, VII, 68-69; Müslim I, 89; Tirmizî, IV, 310.

44. Buhârî, VII, 71; Müslim I, 91; Tirmizî, IV, 312.

45. Tirmizî, IV, 313; Mustafa Çağrıcı, “Ana Baba-Ahlak”, DİA, III, 101-104.

Kaynak: Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı – Prof. Dr. İbrahim Sarıçam

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap Yazın. Yorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.