İlim ve Hikmet Önderi Sahabi: Abdullah B. Mes’ûd

Aşere-i Mübeşşere’den olan Abdullah b. Mes’ûd, ömrü boyunca Resûlullah’ın hizmetinde bulunmak, ondan ilim tahsil etmek için çalıştı. Mescid-i Nebevi’nin arkasında ona bir ev tahsis edilmiş, Resûlulah’ın evine de rahatça girip çıkma izni verilmişti. Bu samimi ilişkiden dolayı onu Ehl-i Beyt’ten sanıyorlardı. Resûlullah’ın her hâl ve hareketini önce zihnine sonra yaşantısına nakşediyordu. Öyle ki ashab arasında ahlak ve yaşantı bakımından Resûlullah’a en çok benzeyeni kabul edilmişti. Sünnetin yanı sıra Kur’an bilgisi bakımından da üstün bir konuma erişmişti. Resûlullah’ın “Kur’an’ı şu dört kişiden öğrenin.” (Buhârî, Fedâilü’l-Kur’ân, 8) dediği sahabilerdendi. Resûlullah’ın vefatından sonra da ilim ve hikmet meclislerinin vazgeçilmez simalarından oldu. Pek çok talebe yetiştirdi. Tefsir ve fıkıh okullarının kurulmasında öncülük etti. Hadis rivayetindeki titizliğiyle sünnetin sağlıklı bir şekilde aktarılmasına hizmet etti. Böylece İslami ilimlerin gelişmesine büyük katkılar sağladı.

Osmanlı Devleti’nin 10. Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın vefatı (1566)