Kuşak Farklılaşması mı, Kuşaklararası Çatışma mı?

Seminer açılışında konuşan Eyüpsultan Müftüsü Basri Bektaş, eğitim seminerlerinin sahada görev yapan din görevlileri açısından taşıdığı öneme değinerek, bu tür buluşmaların bilgi ve tecrübe paylaşımı açısından büyük katkı sunduğunu belirtti.

Ardından yapılan seminerde; Konuşmacı Erol Erdoğan, katılımcılara çocuk, genç ve kuşaklar arası iletişim üzerine ufuk açıcı bir sunum gerçekleştirdi. Etkili iletişim, değer aktarımı ve sahadaki güncel sorunlara dair yaklaşımıyla dikkat çeken Erdoğan’ın katkıları, din görevlileri tarafından ilgiyle karşılandı.

Eğitimci-yazar Erol Erdoğan, din görevlilerine yönelik gerçekleştirdiği sunumda; çocuk ve ergen psikolojisi, etkili iletişim, sınıf yönetimi, değer aktarımı ve kuşaklar arası ilişkilere dair dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. Gençler hakkında yapılan olumsuz genellemelerin çoğu zaman gerçekle örtüşmediğini ifade eden Erdoğan, gençlerle sağlıklı bağlar kurmanın yolunun onları anlamaktan ve onlara güvenmekten geçtiğini vurguladı.

Konuşmasında “kuşak çatışması” kavramının, çoğu zaman empati eksikliğinden kaynaklandığını belirten Erdoğan, bunun yerine “kuşak anlaşması”nın mümkün ve gerekli olduğunu dile getirdi. Her kuşağın kendine özgü şartlar içinde yetiştiğini hatırlatarak, farklılıkların çatışma değil zenginlik olarak görülmesi gerektiğini vurguladı.

Çocuklarla iletişimin en temel yolunun “oyun dili” olduğunu belirten Erdoğan, oyunla öğrenmenin kalıcılığına ve gücüne dikkat çekerek, “Oynamayan çocuk öğrenemez; çocuğun dünyasına girmek istiyorsak, önce oyun oynamayı öğrenmeliyiz.” dedi. Çocuklara sözle değil, yaşantıyla örnek olmanın önemini vurgulayan Erdoğan, ailelerin ve din görevlilerinin bu bilinçle hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

Programın soru-cevap bölümünde ise din görevlileri sahaya dair sorularını yöneltti, Erol Erdoğan ise sorulara pratik ve yol gösterici cevaplar verdi. Katılımcıların memnuniyetle karşıladığı bu bölüm, seminerin en verimli anlarından biri oldu.

Sunumunun sonunda Erol Erdoğan, yaz Kur’an kurslarının çocuklara sadece dini bilgi kazandırmakla kalmadığını; aynı zamanda sevgi, güven, sorumluluk ve güzel ahlak gibi değerlerin aktarılması açısından büyük bir fırsat sunduğunu belirtti. Din görevlilerinin bu süreçte çocuklara yaklaşımının belirleyici olduğunu ifade eden Erdoğan, “Yaz kursları, çocuğun hem kalbine hem zihnine dokunmak için bulunmaz bir zemindir. Bu zemini ne kadar bilinçli kullanırsak, o kadar kalıcı izler bırakabiliriz.” sözleriyle noktaladı.

“Program, Müftü Bektaş’ın Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan ‘Kur’an Yolu Türkçe Meal ve Tefsir’ eserini hediye takdimiyle sona erdi.