GazzeHamasDoğu TürkistanSon dakikaZulümTerme HaberTerme AjansenflasyonemeklilikTerörötvdövizakpchpmhp
DOLAR
39,2412
EURO
44,5147
ALTIN
4.154,00
BIST
9.061,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Az Bulutlu
21°C
Samsun
21°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
20°C
Cumartesi Çok Bulutlu
20°C
Pazar Hafif Yağmurlu
18°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
21°C

Milli İstihbarat Akademisi Nadir Toprak Elementleri analizini yayımladı

Milli İstihbarat Akademisi Nadir Toprak Elementleri analizini yayımladı
REKLAM ALANI
30.05.2025 11:27
A+
A-

Akademi tarafından yayımlanan analizde, nadir toprak elementlerinin (NTE) küresel enerji dönüşümünün merkezine yerleştiği, elementlerin sadece teknolojik üretimin değil, aynı zamanda jeopolitik güç mücadelesinin de belirleyici unsurlarından biri haline geldiği vurgulandı.

NTE’nin bugün yalnızca elektrikli araçlar, rüzgar türbinleri ve elektronik cihazlar için değil, aynı zamanda savunma sanayisinin kritik platformları için de vazgeçilmez hale geldiği aktarılan analizde, 2024’te 325 milyar dolara ulaşan kritik mineraller pazarının, 2040’ta 770 milyar dolara ulaşacağı tahminine yer verildi. Ayrıca, NTE temelli elektronik ve motor sanayisinin ise halihazırda 1 trilyon doları aştığı belirtildi.

“ABD, ağır NTE’de tamamen dışa bağımlı”

Akademinin analizinde, Çin’in küresel NTE piyasasındaki baskın konumuna da işaret edilerek, “Çin, 2024 itibarıyla küresel NTE cevher üretiminin yüzde 61’ini, rafinasyon ve ayrıştırmanın ise yüzde 92’sini tek başına üstlenmiştir.” bilgisine yer verildi. Çin’in “üret, kısıtla, lisansla” modelini benimsediği ve bunu güçlendirdiği aktarılan analizde, küresel fiyatlama üzerinde etkili konumunu sürdürdüğü aktarıldı.

Analizde, dikkati çeken değerlendirmelerden biri de ABD’nin stratejik kaynaklara olan “yüksek bağımlılığı” oldu.

ABD’nin 2020-2023 arasında ihtiyaç duyduğu NTE’lerin yüzde 70’ini Çin’den ithal ettiği belirtilen analizde, “ABD, ağır NTE’de tamamen dışa bağımlıdır. Bir F-35 savaş uçağı için yaklaşık 410 kilogram, Arleigh Burke sınıfı destroyer için 2,36 ton ve Virginia sınıfı denizaltı için 4,17 ton NTE gereksinimi olduğu herhangi bir arz kesintisinin ABD’nin caydırıcılık mimarisi üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir” değerlendirmesine yer verildi.

ABD, NTE açığını kapatmaya çalışıyor

Analize göre ABD, NTE konusunda Çin’e bağımlılığını azaltmaya yönelik girişimlerde bulunurken, Ukrayna ile yapılan Mineral Anlaşması’yla daha önceki 500 milyar dolarlık geri ödeme planı yerine “yarı yarıya ortak fon” modelini benimsedi.

Analizde, “Böylece Ukrayna’nın sahip olduğu yüzde 5’lik küresel rezerv potansiyeli ABD için stratejik alternatif tedarik hattı oluşturmuştur. Ancak rezervlerin yüzde 40’ının Rusya’nın işgali altındaki bölgelerde olduğu ve savaşın altyapı üzerindeki yıkıcı etkilerinin kısa vadede üretimi sınırlayacağı da not edilmiştir. Grönland’daki disprosyum ve terbiyum açısından zengin yataklar ise ABD açısından ağır NTE açığını kapatacak bir diğer stratejik öncelik olarak değerlendirilmektedir.” tespitine yer verildi.

Milli İstihbarat Akademisinin hazırladığı analizde, Türkiye’nin sahip olduğu kaynaklara özel bölüm ayrıldı.

Eskişehir Beylikova’daki 694 milyon tonluk rezervin “Türkiye’yi Çin’den sonra dünyanın en büyük ikinci NTE sahası” konumuna taşıdığı aktarılan analizde, “Yıllık 10 bin tonluk pilot tesisin faaliyete geçmesinin ardından Türkiye’nin hedefi, yıllık 570 bin tonluk saflaştırma kapasitesine ulaşarak bu alanda Avrupa başta olmak üzere yakın bölgenin başat aktörü haline gelmektir.” tespitine yer verildi.

Türkiye’nin gelecek 10 yıllık süreçte yalnızca rezerv sahibi değil, aynı zamanda katma değer üreten aktöre dönüşmesi için üç eksenli strateji sunulduğu aktarılan analizde, “Bu strateji, JORC/UMREK uyumlu doğrulama süreçleri, ölçeklenebilir rafinasyon altyapısı ve ileri manyetik alaşım AR-GE’si, döngüsel geri kazanım hatlarının entegrasyonunu içermektedir.” görüşü yer aldı.

NTE’nin artık sadece ekonomik meta olmadığına işaret edilen analizde, “jeopolitik kaldıraç ve stratejik silah haline geldiği” belirtildi.

Küresel tedarik zincirinin çeşitlendirilmesi, yeni üretici ve işleyici aktörlerin (Türkiye, Ukrayna, Grönland) hızlı şekilde sisteme entegre edilmesinin zorunlu hale geldiği aktarılan analizde, “Küresel rekabetin artık yalnızca madende değil, rafineri, mıknatıs ve ileri teknolojili üretim halkalarında derinleşmektedir” değerlendirmesinde bulunuldu.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap Yazın. Yorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.