Takva, Rabbimizin rızasını diri tutma bilincidir. Hoşnutluğunu kaybetme kaygısıdır. Sorumluluklarımızın idrakinde bir ömür geçirme gayretidir. Yüce Allah, kullarına kötülüğün açığına da gizlisine de yaklaşmamalarını emretmiş, koymuş olduğu sınırlara riayet edilmesi gerektiğini bildirmiştir. Dolayısıyla bilinçli bir mümin, sadece günahlardan değil, günaha götüren yollardan da uzak durmaya gayret etmelidir. Bir mümin ancak takva ile kulluk bilincine ulaşır. Allah Resûlü, müminin takvadan ayrılmaması gerektiğini vurgulamıştır. Çünkü onun ifadesine göre, “Ameller kap (içindeki sıvı) gibidir. Altı iyi olursa, üstü de iyi; altı bozuk olursa, üstü de bozuk olur.” (İbn Mâce, Zühd, 20) İnsan ancak niyet ve ameliyle birlikte müttaki yani iyi insan olabilir. Peygamber Efendimiz, “İslam açıktan, iman ise kalpte (gizli) olur.” buyurduktan sonra eliyle göğsüne işaret ederek üç kere, “İşte takva buradadır. İşte takva buradadır.” buyurmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 134)
İstanbul, Fatih Sultan Mehmed tarafından fethedildi. (1453)
Sayıştay kuruldu. (1862)