GazzeHamasDoğu TürkistanSon dakikaZulümTerme HaberTerme AjansenflasyonemeklilikTerörötvdövizakpchpmhp
DOLAR
40,5491
EURO
47,5285
ALTIN
4.359,83
BIST
10.661,25
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Parçalı Bulutlu
30°C
Samsun
30°C
Parçalı Bulutlu
Perşembe Parçalı Bulutlu
30°C
Cuma Açık
30°C
Cumartesi Açık
30°C
Pazar Parçalı Bulutlu
30°C

Şanlıurfa’da 490 tarihi mezar taşı kayıt altına alındı

Şanlıurfa’da 490 tarihi mezar taşı kayıt altına alındı
REKLAM ALANI
25.07.2025 16:07
A+
A-

Harran Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Mimarlık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Güler ve Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Türk İslam Sanatları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gül Güler, TÜBİTAK destekli “Tarihi Urfa Cami Hazirelerindeki Mezar Taşlarının Tespiti, Envanteri ve Değerlendirilmesi Projesi” kapsamında çalışma yürüttü.

Çalışma kapsamında kentin tarihine ışık tutan mezar taşlarını inceleyen Güler çifti, Arapça ve Osmanlıca yazılı mezarları numaralandırdıktan sonra detaylı fotoğraflama gerçekleştirdi.

İki akademisyen, çalışmaları sayesinde 490 tarihi mezarı kayıt altına aldı.

Proje kapsamında Güler çifti, Bediüzzaman Mezarlığı’ndaki tarihi mezarların da envanterini oluşturup dijital ortama aktarmayı hedefliyor.

Prof. Dr. Mustafa Güler, AA muhabirine, Urfa Ulu Cami, Yusuf Paşa Camisi, Hekim Dede Camisi, Halil’ur-rahman Camisi ve Mevlidi Halil Camisi’nin bahçesinde bulunan mezar taşlarını kayıt altına aldıklarını söyledi.

Mezar taşlarında kitabe niteliğinde olan ve kabirde yatan kişinin kimlik bilgilerini veren yazıları bugünün Türkçesine çevirdiklerini anlatan Güler, mezarla ilgili tüm bilgi ve fotoğrafların dijital olarak kaydedildiğini, bu kayıtlar sonucunda envanter çalışmalarının yapıldığını ifade etti.

Envanter çalışmalarının önemine değinen Güler, şunları kaydetti:

“Bu mezarlık alanların önünden geçerken bir Fatiha okuyup gidiyoruz ama bu alanlar, nihayetinde burada yatan kişilerin tüm kimlik bilgilerini bize veriyor. Envanter ise bu mezarlık alanında kimin olduğunu, kimlerin yattığını, hangi tarihte öldüklerini, sosyal ve toplumsal statülerini, cinsiyetlerini ve akraba ilişkilerini kayıt altına aldığımız bir çalışma. Daha öncesinden böyle bir çalışma olmadığı için bu mezarlıklarda kaç kişinin metfun, kaç mezar taşının olduğu, bu mezar taşlarının niteliği, ne kadarının sağlam olup olmadığıyla ilgili elimizde hiçbir bilgi yoktu. Bu mezarlık alanlarda taşlarda yazılan bilgiler ve mezarlıkların vaziyet planlarıyla birlikte tamamen künyelerinin çıkarılmasını, tüm bilgilerin elimizde mevcut olmasını amaçlıyoruz. Daha öncesinden böyle toplu bir çalışma yoktu, mezarlardan seçki yapılmış az sayıda çalışma vardı.”

Şanlıurfa'da 490 Tarihi Mezar Taşı Kayıt Altına Alındı (1)

Şanlıurfa’daki mezar taşlarının farkı

Doç. Dr. Gül Güler de tarihin en eski şehirlerinden Şanlıurfa’da Osmanlı Dönemi’ne ait birçok mezarlık alanının bulunduğunu söyledi.

Çalışma kapsamında incelenen mezarların süslemelerinin az, yazılarının çok olduğunu, özellikle ayak taşlarında o dönemin divan şairlerine ait edebi şiirlerin yer aldığını ve aynı aileden birden fazla gömünün bulunduğunu tespit ettiklerini anlatan Güler, bu tespitlerin Şanlıurfa’daki tarihi mezar taşlarına ait özellikler olarak karşılarına çıktığını vurguladı.

Mezarlıklar ve mezar taşlarının dijital ortama aktarılarak sonsuza kadar korunmasının sağlandığını vurgulayan Güler, “Gelecekte bu mezar taşları mesela deprem, sel ve insan eliyle yapılan tahribatlar nedeniyle yıkıldığında bu mezarlıklarda kaç tane mezar taşı var? Tarihte yaşayan bu insanların ünvanı, statüsü, toplum içerisindeki itibarını mezar taşlarıyla belgelemiş olacağız. En önemli koruma yöntemi belgelemektir. TÜBİTAK projesiyle bu mezar taşlarını belgeledik. Belgeleme sayesinde bu mezar taşları inşallah sonsuza kadar korunacaktır.” dedi.

Güler, mezarların yapıldığı dönemdeki toplumun da sosyal statü göstergesi mezar başlıklarını ilmiye sınıfı, tasavvuf erbabı, devlet kadroları ve askerlere ait başlıklar şeklinde sınıflandırdıklarını sözlerine ekledi.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap Yazın. Yorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.