Selçuk Dini Yüksek İhtisas mezunlarını verdi

Diyanet Akademisi Başkanlığı Konya Selçuk Dini Yüksek İhtisas Merkezinde ihtisas eğitimlerini başarıyla tamamlayarak mezun olan 33 kursiyer için Konya Ticaret Odası Konferans Salonu’nda mezuniyet töreni düzenlendi.

Törene Diyanet İşleri Başkan Yrd. Doç. Dr. Burhan İşliyen, Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haldun Soydal, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bünyamin Ayhan, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Acar, Konya Dini İhtisas Merkezi Müdürü Salih Doğan, Konya İl Müftü yardımcıları Kuddusi Uysal, Hüseyin Avni Böge, Mustafa Şimşek, Selçuklu İlçe Müftüsü Selim Yazıcı, Karatay İlçe Müftüsü Musa İmamoğlu, Beyşehir İlçe Müftüsü Enes Aktaş, eğitim görevlileri ve davetliler katıldı.

33. Dönem kursiyeri Muhammed Zahid Güneş tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından, törenin açış ve selamlama konuşmasını Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Dr. Mehmet Ceyhan yaptı.

Ceyhan, kadim şehir Konya’nın ilmi geleneğinin güncel versiyonu konumundaki İhtisas merkezinin her biri 4 ay olan 2’si Arapça hazırlık, 6’sı ihtisas olmak üzere toplam 8 dönemden teşekkül ettiğini, programın omurgasının Tefsir, Hadis, Fıkıh ve İslam düşüncesine ait temel kaynaklardan oluştuğunu söyledi. Programın nihai hedefinin ise, alemlerin Rabbinden insanlığa hayat rehberi olarak gönderilen aziz kitabımızın murad-ı ilahiye uygun olarak doğru anlaşılması ve aktarılmasından ibaret olduğunu vurguladı.

Tören, 33. Dönem kursiyerleri adına dönem birincisi Mustafa Şahintepe’nin konuşmasıyla devam etti. Şahintepe sözlerine İslam medeniyetinin köklerinin vahye dayanan bir ilim çınarı olduğunu, bu çınarın dallarının, Ashab-ı suffe’den günümüz ihtisas merkezlerine kadar uzandığını, üç yıl boyunca her ders, bir ayetin izinde; her satır, bir hadisin gölgesinde şekillendiğini ifade etti. Akabinde mezuniyetin bir bitiş değil ‘Bismillah’ dedikleri yeni bir başlangıç olduğunu, omuzlarındaki sorumluluğun, sırtlarındaki cübbeden çok daha ağır olduğunu vurguladı. Sözlerini insanlığın küresel buhranlarla boğuşurken, kendilerinin toplumu ıslah etme davasının neferleri olma vazifesini üstlendiğini, ilimin amele dönüşmediği sürece sahibine yük olmaktan öteye geçemeyeceğini ifade ederek tamamladı.

Akabinde Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Burhan İşliyen katılımcılara hitap etti.  

Doç. Dr. İşliyen konuşmasında günümüzde eksikliğini hissettiğimiz en önemli şeyin alimler olduğunu, ekmekten, sudan çok alimlere muhtaç olduğumuzu, toplum içinde en güzel, en iyi insan kimdir diye sorulduğunda akla gelen “alimler” olmanın mezun kursiyerlerin en önemli ideali olması gerektiğini söyledi. Bu mesleğin dünyalık bir gaye ile yapılamayacağını, sadece Allah rızası için yapılacağını, bu yolda çalışanların zaman zaman sarsılacağını, zaman zaman yorulacaklarını ama asla davalarından dönmemeleri gerektiğini söyledi. Bu yolun Allah’ın dinini insanlara dosdoğru öğretmek için gidilecek bir yol olduğunu, başka bir maksat ile din anlatılamayacağını, dünyevi menfaatler için din anlatmanın doğru olmadığını ifade etti.

İşliyen,”Cahil önderler, ümmetin çocuklarını saptırdılar; 15 Temmuz bunun bir örneğidir, DAEŞ diğer bir örneğidir. Bu bağlamda hedefimiz insandır, insan merkezli çalışmak durumundayız.” değerlendirmesinde bulundu.

Tören, Eğitim Görevlisi Süleyman Ömür ve 33. Dönem kursiyerlerinin musiki dinletisinden sonra mezun olan kursiyerlere belge ve hediye takdiminin ardından toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.