GazzeHamasDoğu TürkistanSon dakikaZulümTerme HaberTerme AjansenflasyonemeklilikTerörötvdövizakpchpmhp
DOLAR
39,2423
EURO
44,7139
ALTIN
4.175,57
BIST
9.486,56
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Açık
23°C
Samsun
23°C
Açık
Cumartesi Açık
25°C
Pazar Açık
24°C
Pazartesi Açık
26°C
Salı Açık
26°C

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi’de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi’de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor
REKLAM ALANI
06.06.2025 14:08
A+
A-

Türkiye ile Gürcistan arasındaki sınırın 1921’de çizilmesiyle bölünerek “Sarp” ve “Sarpi” adı verilen köylerde akrabalık ilişkileri, sınıra rağmen bir asrı aşkın süredir yaşatılıyor.

Türkiye’nin Kafkaslar ve Orta Asya’ya açılan en önemli kara hudut kapılarından biri olan Sarp Sınır Kapısı’na da adını veren Sarp köyü, Türkiye ile Gürcistan arasındaki sınırın 1921’de belirlenmesiyle ikiye ayrıldı.

Köyün Türkiye topraklarında kalan yerleşim yerine “Sarp”, Gürcistan topraklarında kalan bölümüne ise “Sarpi” adı verildi.

İçinde geçen dereye göre ikiye bölünen köyde aynı ailenin üyeleri iki farklı ülkede yaşamak zorunda kaldı.

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi'de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor

Yöre halkı, farklı ülkelerin vatandaşı olmalarına rağmen 104 yıldır akrabalık ilişkilerini ve kültürel bağlarını sürdürüyor.

Sarp köyü muhtarı Yalçın Çakır, 1921’de sınırın çizilmesiyle köyün yarıdan ayrılarak bir kısmının o dönemki Sovyetler Birliği’ne, bir kısmının da Türkiye’ye verildiğini söyledi.

Köy sakinlerinin 1936’ya kadar “pasavan geçiş”lerle (komşu bölge sınırları içinde kısa süreli dolaşıma izin veren belgeyle geçiş) birbiriyle görüştüğünü belirten Çakır, bu tarihten sonra sınırın tamamen kapandığını ve birinci derece akrabaların bile 1988’e kadar özel izinler dışında birbiriyle görüşemediğini ifade etti.

Bölgede yaşayanların yürüme mesafesindeki köydeki akrabalarıyla uzun yıllar görüşemediğini dile getiren Çakır, Sarp Sınır Kapısı’nın 1988’de açılmasıyla iletişimin yeniden başladığını kaydetti.

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi'de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor

“Aramızda ne kadar sınır olursa olsun, gönüllerimiz bir”

Gürcistan’da teyzesi ve kuzenlerinin yanı sıra babasının amcası ve halaları ile bu akrabalarının çocuklarının olduğunu belirten Çakır, “Akrabamız çok. Çakıroğlu sülalesinin üçte ikisi Gürcistan tarafında kalmış.” dedi.

Bayram, düğün ve cenazelerde birbirlerine gidip geldiklerini anlatan Çakır, “Aramızda ne kadar sınır olursa olsun, gönüllerimiz bir. Orada bir cenaze varsa, o acıyı kendi evimizdeymiş gibi hissediyoruz.” diye konuştu.

Çakır, sınıra rağmen akrabalık ilişkilerini korumaya gayret ettiklerini, son yıllardaki evliliklerle de yeni bağların kurulduğunu sözlerine ekledi.

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi'de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor

“Akrabalık ilişkilerini koparmadık”

Köy sakinlerinden Mükerrem Tuzcu da köyün ikiye bölünmesinden sonra halasının da aralarında bulunduğu akrabalarının Sarpi köyünde kaldığını söyledi.

Köyün ortasından geçen derenin karşı tarafının Gürcistan’a ait olduğunu belirten Tuzcu, oradaki akrabalarıyla iletişim halinde olduklarını ifade etti.

Tuzcu, Sarp’ta yaşayanların yüzde 80’inin karşı köyde akrabası olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:

“Halası, dayısı, teyzesi orada. Ben kapı açılır açılmaz akrabalarımı görmek için oğlumla Gürcistan’a gittim. Akrabalık ilişkilerini koparmadık. Çocuklarımı da teşvik ettim. Niye koparalım ki? İstediğimiz zaman gidiyoruz. Bayramlaşmak için arayıp konuşacağım. Onlar da beni arar. Birinci derecede akrabalıklarımız var. Sınırın kapalı olduğu zaman, halamı özel davetiye ile Kars üzerinden Türkiye’ye getirdim. Sarıldık, ağladık, özlem, hasret giderdik. Bir süre kaldı, sonra geri gönderdim. Halamın evi buradan gözüküyor.”

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi'de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor

“Gitmesek de gidemesek de o köy bizim köyümüzdü sonuçta”

Bayram Ali Özşahin de uzun yıllar akrabaların birbiriyle görüşemediğini, derin acılar yaşandığını söyledi.

Özşahin, “İnsanların yakınlarının yaşadığı köye parmağını uzatmasının bile suç olduğu bir dönem yaşandı bu bölgede. Sınırda büyümüş biri olarak bunu yaşadım. Sınırın açılmasıyla yeniden görüşmeler, gidiş gelişler başladı. Şu an orada yaşayan halamın torunları var, kuzenlerim var. Onlarla görüşüyoruz.” dedi.

Gürcistan’da kalan akrabalarını dedesinden ve diğer büyüklerinden dinleyerek büyüdüğünü ifade eden Özşahin, “Görüşemediğimiz yıllarda oradaki evlerde kimlerin yaşadığını bilirdik. Onlar da bizim evlerde kimlerin yaşadığını biliyor. Bir evde cenaze olduğu zaman bakıyor, görüyor. Ağıtlarımız, ağlamalarımız duyulur. Ağlarken kimin öldüğünü anlıyorsun. Görüşemesek de bir kan bağımız vardı. Çok üzülüyorduk. Gitmesek de gidemesek de o köy bizim köyümüzdü sonuçta.” diye konuştu.

Sınır ayırsa da gönüller bir: Sarp ve Sarpi'de akrabalık ilişkileri 104 yıldır yaşatılıyor

“Çocuklarımı oradaki akrabalarımla tanıştırdım”

Zeki Çakır da yöre insanının bir dönem büyük hasretler yaşadığını dile getirdi.

Derenin karşı yakasındaki akrabalarıyla 50 yılı aşkın süre görüşememelerine rağmen büyüklerinin anlatımları sayesinde gönül bağlarının kopmadığını vurgulayan Çakır, Gürcistan’daki akrabalarının soyadının “Merakitse” olduğunu belirtti.

Çakır, eskiden “Ne zaman sınır açılacak, tanışabilecek miyiz?” diye merak ettiğini anlatarak, “Şimdi istediğimiz zaman gidip görüşüyoruz. Babamın amcasının çocukları var, onlarla konuşuyorum. Çocuklarımı oradaki akrabalarımla tanıştırdım.” dedi.

“Birbirimize bağlıyız, sınırlar ayırsa bile gönüller bir”

Hasan Aytan ise sınırların çizilmesiyle babaannesi dışında tüm akrabalarının Gürcistan’da kaldığını söyledi.

Akrabalarıyla çok sık olmasa da görüştüğünü ifade eden Aytan, “Akrabalığımızı unutmamamız güzel bir şey. Ben de devam ettiriyorum. Cenazede, düğünde birbirimizi yalnız bırakmayız. Aramızda hudut olsa bile akrabalarımızla birbirimizi bırakmamıza imkan yok. Birbirimize bağlıyız, sınırlar ayırsa bile gönüller bir.” diye konuştu.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap Yazın. Yorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.