Bazı yolculuklar vardır ki ne mesafe yorabilir ne de tanımadığınız insanlarla bir arada olmak ürkütür. Çünkü o yolculuk bir iyilik seferidir. 2025 yılında Türkiye Diyanet Vakfı’nın düzenlediği Vekâletle Kurban Organizasyonu kapsamında, daha önce birbirini tanımayan ancak aynı niyetle yola çıkan Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından gelen TDV gönüllüleri ve Ankara’dan görevlendirilen güzel yürekli insanlardı. Bu ekiple Mozambik’in Tete bölgesine doğru yola çıktık. Uçağımız ilk olarak Mozambik’in başkenti Maputo’ya, oradan da Tete’ye vardı. İstanbul’dan Maputo’ya 7195 kilometre, ardından Maputo’dan Tete’ye 1095 kilometrelik yolculukla toplamda 8290 km yol kat ettik. Yorucuydu ama niyet samimiydi dolayısıyla gönlümüz hiç yorulmadı.
Kurban, Sadece Et Değil! Bir İbadet, Bir Umut Tete’ye vardığımız günün hemen akşamı, dinlenmeye bile vakit ayırmadan kesimhane alanına geçtik. Çünkü bu yolculuk, sadece kilometreleri aşmak değil emanet edilen kurban ibadetinin sorumluluğunu taşımak demekti. Kurbanlık hayvanları yerinde inceledik. Sağlıklı mı, kurban olmaya engel bir durum var mı, hepsi tek tek kontrol edildi. Çünkü bu kurbanlar Anadolu’nun ve dünyanın dört bir yanından necip milletimizin TDV’ye güvenerek bağış yaparak dualarla yolladığı emanetlerdi.
Bayram sabahı geldiğinde, vekaletini aldığımız her bir bağışçının ismi tek tek okundu. Kurbanlar, İslam’a uygun şekilde kesildi, hisse edildi. Modern kesimhanede gerçekleşen bu süreç, ardından köy köy kurban paylarının yetimlere, mazlumlara ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasıyla devam etti. Bütün bu anlar, kalbimizin bir köşesine kazındı. Ve orada gördüğümüz manzara…
Kelimeler yetmiyor. Açlığın, yoksulluğun ve unutulmuşluğun resmini gördük. Ama her bir çocuğun yüzündeki tebessüm, her annenin dilindeki dua, bize şunu hatırlattı:
“Maharet kalbe dokunmaktı.” İyilik Yoluna Çıkıldığında Diller Farklı Olsa da Kalpler Anlaşır Bu sefer biz kurban dağıttık, ama aslında asıl pay edilen şey, kardeşlikti, ümmet bilinciydi, iyiliğin sınır tanımayan sesiydi. Geriye dönüp baktığımızda, evet fiziksel olarak yorulduk. Ama bu yolculuk bizlere yalnızca et değil, duayı, ümidi, kardeşliği ve yeryüzüne dağılmış gönül bağlarını ulaştırmanın ne büyük bir mutluluk olduğunu öğretti.
Görevimizi tamamlayıp yurda döndüğümüzde geride sadece dağıttığımız etler değil, bıraktığımız umutlar kaldı.
Bu yolculuk bize gösterdi ki, iyiliğin dili yok, sınırı yok, mesafesi hiç yok…
Bir bağış, bir kurban, bir yürekle nice gönüllere dokunulabiliyor. Bu yolculuk boyunca bizlere bu fırsatı sunan, tüm süreci organize eden ve dünyanın dört bir yanına İslami hassasiyetle, insani duyarlılıkla iyilik taşıyan Türkiye Diyanet Vakfı’na gönülden teşekkür ederim.
İyilik niyetiyle yola çıkan kaybolmaz.
Türkiye Diyanet Vakfı 2025 Vekaletle Kurban Organizasyonu / Mozambik–Tete Gözlem Notları