Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı iş birliğinde sürdürülen vekalet yoluyla kurban kesim organizasyonuna, il ve ilçe müftülükleri ile Türkiye Diyanet Vakfı şubeleri geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da destek veriyor.
Bu kapsamda Giresun İl Müftülüğü ile Türkiye Diyanet Vakfı Giresun Şubesi ev sahipliğinde “2025 Yılı Vekalet Yoluyla Kurban Kesim Organizasyonu Toplantısı” düzenlendi.
Nurettin Canikli Anadolu İmam Hatip Lisesinde gerçekleştirilen toplantı Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
– “Emanet bilinciyle kuşanarak, güveni yaşatıyoruz”
Toplantının açış konuşmasını gerçekleştiren Giresun İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay, vekâlet kavramının taşıdığı derin anlamı emanet bilinciyle yerine getirdiklerini vurguladı.
Müftü Kılıçbay, vekalet yoluyla kurban kesim organizasyonunun emanet bilinciyle yürütülen bir iyilik hareketi olduğunu belirterek, “Bizler, Yüce Rabbimizin rızasını gözeterek, vatandaşlarımızın emanetini onların taşıdığı ulvi niyetlerle ifa eden vekilleriz. Bu görev, aynı zamanda büyük bir emanetin omuzlarımızda taşıdığı mesuliyettir. Bu bilinçle diyoruz ki, Türkiye Diyanet Vakfı’mız, dünyanın dört bir yanında, aziz milletimizin emanetlerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır. Giresunlu kardeşlerimiz de bu güveni her yıl yeniden tazeliyor, vakfımıza itimatlarını artırarak sürdürüyor.
Biz, bu hizmeti emanet ahlâkı ve kulluk şuuruyla gerçekleştiriyoruz. Çünkü biliyoruz ki, emanete sadakat imandandır. Kurban ibadeti vesilesiyle ulaştırdığımız her bir pay, bir ümmetin kardeşlik hukukuna duyduğu sadakatin, merhametin ve dua yüklü bir selamın ifadesidir.” dedi.
– “Mahzun beldelerden yükselen dualar en büyük mükafattır “
Ardından kürsüye gelen TDV Genel Müdür Yardımcısı Recep Şükrü Balkan, vekaletle kurban organizasyonunun, ibadet bilinciyle, kardeşlik ahlâkıyla ve paylaşma erdemiyle daha üst seviyelere taşınacağını dile getirdi.
Diyanet teşkilatının her kademesinde görev yapan din görevlilerinin gayretiyle, merhameti, adaleti, muhabbeti ve ümmet bilincini mazlum coğrafyaların en ücra noktalarına kadar taşıdıklarını ifade eden Genel Müdür Yardımcısı Balkan, “Biz hizmetlerimizi, vakıf medeniyetimizin bir tezahürü, iyilik hareketinin çağımıza yansıyan devamı olarak görüyoruz. ‘İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır’ şiarıyla, başta müftülüklerimiz olmak üzere büyükelçiliklerimiz, müşavirliklerimiz, ataşeliklerimiz, koordinatörlüklerimiz ve dünyanın dört bir yanındaki paydaş kuruluşlarla iş birliği içinde çalışıyoruz.
2024 yılı itibarıyla yurt içinde 81 ilde, yurt dışında 78 ülkede ve 348 bölgede toplam 747 bin 52 hisse kurban etini, 34 milyon 737 bin 918 ihtiyaç sahibine ulaştırdık. Özellikle 1 milyon 50 bin Filistinli kardeşimize ulaştırılan kurban etleriyle ümmetin yaralı kalbine bir nebze merhem olmaya çalıştık.
Bize yasayla tevdi edilen ‘ibadet esaslarını yürütme’ görevimiz çerçevesinde, kurban ibadetinin doğru, usulüne uygun ve hikmetine yaraşır bir şekilde yerine getirilmesi için milletimize rehberlik ediyoruz. Bu çabamız aynı zamanda kurban ibadetinin gelecek nesillere aktarılması bakımından da önemli bir sorumluluktur.
Kurban kesme imkânına sahip her vatandaşımızın bu ibadeti ifa etmesi hem bireysel hem toplumsal açıdan büyük bir önem taşımaktadır. Bu çalışmalar vesilesiyle, gönül coğrafyamızdan yükselen duaları ve gözyaşlarına karışan sevinçleri görmek, bizler için en büyük mükafattır” diye konuştu.
– “Genç kardeşlerimizi Anadolu irfanıyla buluşturuyoruz”
Balkan, TDV’nin eğitim ve hayrî hizmetlerle yeryüzüne merhamet, gönüllere hikmet taşıyan projelerinin, ilimle, irfanla, ihsanla insanlığa umut olduğunu şu sözlerle aktardı:
“Türkiye Diyanet Vakfı, ilim yolculuğuna çıkan nice öğrenci için bir umut menbaı olmuştur. 21 burs programıyla 114 ülke ve 48 şehirde toplam 6 bin 597 öğrenciye ulaştık. Yurt içinde ve yurt dışında yürütülen burs ve eğitim destekleriyle zihinlere ve kalplere dokunan bu hizmetler, bir neslin ihyasında önemli bir yer tutmaktadır. Memleket sathında ihtiyaç sahibi evlatlarımıza sağlanan maddi imkanlar, onların hayallerini yarım bırakmamak içindir.
– “Yetim Yüce Rabbimizin insanlığa emanetidir”
Yetimin başını okşamak, bir gönül mesuliyetidir. TDV, yetim yavrularımızı manen ve maddeten yalnız bırakmamakta, onların kalplerine merhametle dokunmaktadır. Yurt içi ve yurtdışında toplam 9 bin 89 yetime iyilik eli uzatarak, barınmadan gıdaya, eğitimden kırtasiyeye uzanan destek programları, yavrularımızın hayata tutunmaları için bir umut ışığıdır. Çünkü bir yetimin duası, nice kapalı kapıları aralayacak kadar kıymetlidir.
– “Su kuyuları damla damla hayat oldu“
Susuz kalan bir toprak, yalnızca kurak değil, aynı zamanda kırgındır. İşte TDV, su ile birlikte umut da taşımaktadır. Temiz içme suyuna ulaşamayan kardeşlerimiz için 42 ülkede açılan bin 631 su kuyusu insanlığın ortak vicdanına atılmış bir imzadır. Bu hizmet, susuz bölgelerin hayatını kolaylaştırmakta, uzun vadede kalkınmanın temellerini atmaktadır. Her bir kuyu, bir hayırseverin duasını, bir gönüllünün emeğini taşımaktadır.
– “Arama kurtarma ekiplerimizle sarsıntılara karşı birlik olduk”
TDV, 17 ekip ve 469 personelden oluşan arama kurtarma ekipleriyle, musibet anlarında acının, gözyaşının ve yıkımın tam ortasında kardeşlik eli uzatmaktadır. 6 Şubat depreminin ardından yürütülen çalışmalar aynı zamanda vefanın ve dayanışmanın bir tezahürüdür. Gıda, barınma, sağlık gibi temel ihtiyaçlar anında karşılanmış, arama kurtarma ekipleri fedakârca sahada görev alarak canlara can katmıştır. Bu çalışmalar, insaniyetin ve iman sorumluluğunun en müşahhas hâlidir.
– “TDV Kadın Kolları insanın olduğu her yerde iyiliğin izinde”
Türkiye Diyanet Vakfı Gönüllü Koordinatörlüğü ve 81 ilde teşkilatlanmış Kadın Kollarımız, Nisan 2020’den bu yana, ‘Nerede bir insan varsa, orada bir iyilik mümkündür’ düsturuyla yola çıkmış, gönüllere dokunan, umut yeşerten faaliyetleri azim ve kararlılıkla sürdürmektedir. Kadın, toplumun mayası, gönüllülerimiz ise hizmetin taşıyıcıdır. TDV Kadın Kolları, kadın gönüllülerin yaktığı ışıkla nice insana umut olmaktadır. Bu gayretler, özellikle dezavantajlı gruplara yönelik şefkatin ve sorumluluğun bir tezahürüdür. Her bir gönüllü, merhametiyle bir yaraya merhem olmaktadır. Çünkü iyilik bulunduğu her mekânı mânâ ile kuşatan bir iradedir.
– “Kur’an’la tanışan çocuk, irfanla büyür”
Bir çocuğun kalbine Kur’an’ın nurunu taşımak, onun bütün ömrünü aydınlatacak bir kandil yakmaktır. 4-6 yaş, 7-10 yaş ve yaz Kur’an kurslarımız, çocuklarımıza temel dini bilgileri öğretmekle kalmaz, onları ahlaken ve manen güçlü bireyler olarak topluma hazırlar. Bu yaşta atılan tohumlar, ileride imanla çiçek açacak bir şahsiyetin temelidir. Bu hizmetler, milletimizin geleceğini inşa eden en kıymetli yatırımlardandır.”
Toplantıda İl Müftü Yardımcısı Fatih Sarıgül, ilçe müftüleri, şube müdürleri, müftülük personeli ve din görevlileri de hazır bulundu.