GazzeHamasDoğu TürkistanSon dakikaZulümTerme HaberTerme AjansenflasyonemeklilikTerörötvdövizakpchpmhp
DOLAR
42,2332
EURO
49,0427
ALTIN
5.628,44
BIST
10.618,51
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Parçalı Bulutlu
19°C
Samsun
19°C
Parçalı Bulutlu
Salı Çok Bulutlu
23°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
18°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
13°C
Cuma Hafif Yağmurlu
14°C

Katil İsrail saldırılarında izini kaybettiği oğlunu iki yıl sonra işkence edilerek öldürülmüş halde buldu

Katil İsrail saldırılarında izini kaybettiği oğlunu iki yıl sonra işkence edilerek öldürülmüş halde buldu
REKLAM ALANI
11.11.2025 13:22
A+
A-

Soykırımın başlamasıyla birlikte Şabbet, 34 yaşındaki oğlu Mahmud’un izini kaybetti ve onun ölenler arasında mı yoksa İsrail’in esir aldığı kişiler arasında mı olduğunu bilemedi.

Acılı anne, iki yıl boyunca “Mahmud nerede? Akıbeti ne oldu?” sorusuyla tüm tehlikelere rağmen kapı kapı dolaştı.

Şabbet, “Savaş boyunca onun hayatta olduğuna dair umudumuz vardı. Sürekli ‘Onu gören var mıydı? Onun hakkında bir şey duyan oldu mu?’ diye soruyor ve araştırıyorduk.” dedi.

Filistinli anne, saldırılar devam ederken bile bir anne olarak Filistinli ölüleri taşıyan ambulansları gördüğünde peşlerinden koştuğunu ve ulaştığında, bu cesetlerin kime ait olduğunu öğrenmek için yalvarmaya başladığını anlattı.

Şabbet, sürekli dualarında “Mahmud yaralıysa Rabbim şifa versin, esirse özgür olsun ve eğer şehitse cesedine ulaşayım.” şeklinde dua ettiğini dile getirdi.

“İki yıl boyunca oğlumu canlı bulma umuduyla yaşadım”

Filistinli anne Şabbet, ateşkesin başlamasının ardından serbest bırakılan esirler ve İsrail’den getirilen kimliği belirsiz Filistinlilerin naaşları arasında oğlunu aramaya başladı.

Şabbet, “İki yıl boyunca oğlumu canlı bulma umuduyla yaşadım. Bir keresinde onun İsrail hapishanelerinde olduğu bilgisi geldi. Ateşkeste serbest bırakılanlar arasında bulamadım ve umudum kırıldı.” ifadelerini kullandı.

İsrail’in teslim ettiği naaşlar arasında 25 numaralı fotoğrafa bakarken oğlunu tanıdığını aktaran acılı anne, şunları söyledi:

“Mahmud’un yüz hatları donmuş ve işkence nedeniyle zarar görmüş, gözleri kapalı, elleri ve ayakları bağlı, vücudunun çeşitli yerlerinde yaralar ve morluklar vardı.”

Şabbet, oğlunu sağ kulağının arkasındaki ameliyat izinden tanıyabildiğini belirterek Mahmud’un cesedinde işkence izlerinin belirgin olduğunu vurguladı.

Oğlunu bulduğunda tarifsiz bir acı ve dehşet yaşayan anne, gözyaşlarını tutamayarak “Yüzünde kırıklar, çenesinde ve yanağında çatlaklar vardı. Kaburgaları kırılmış, kaşından kan sızmış, baş parmağı kesilmiş, elleri hala bağlıydı, ayakları zincirlerle yaralanmıştı. Boynunda ip vardı, muhtemelen idam edilmişti.” diyerek oğluna yapılan işkenceleri dile getirdi.

İsrail’in Filistinli esirleri öldürdükten sonra çıplak bırakarak gönderdiğini söyleyen anne Şabbet, “Filistinli esirler çıplak ve işkence görmüş şekilde geri gelirken, İsrailli esirler ailelerine en iyi kıyafetlerle, onurlu bir şekilde dönüyor.” dedi.

“Gözleri sıkıca kapalı, elleri ve ayakları arkaya bağlıydı”

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı Şehit Cenazeleri Dairesi Başkanı Ahmed Zuheyr de Mahmud’un naaşına ilişkin, “Şiddetli şekilde donmuş, çömelme pozisyonundaydı. Gözleri sıkıca kapalı, elleri ve ayakları arkaya bağlıydı, boynunda geniş bir ip vardı.” ifadelerini kullandı.

Zuheyr, İsrail’in teslim ettiği 270 naaşın 8 aşamada Gazze’ye getirildiğini ve ilk iki gruptaki naaşların çoğunun çıplak olduğunu, sadece cinsel bölgelerini örten küçük bir parça giysi bulunduğunu aktardı.

Bazı naaşlarda eller ve ayak bileklerinde bağlar, gözlerde sıkıca bağlanmış bantlar ve boyunda ipler görüldüğünü ifade eden Zuheyr, işkenceyle öldüklerinin açıkça görüldüğüne dikkati çekti.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Bir Cevap Yazın. Yorumlarınızı Önemsiyoruz! Görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Yazılarımız hakkında düşünceleriniz, katkılarınız ve sorularınız bizim için değerli. Yorum yaparken lütfen saygılı ve yapıcı bir dil kullanmaya özen gösterin. şiddet ve Argo, hakaret, ırkçı ifadeler ve ayrımcılık içeren yorumlara izin verilmez. Yorum yapmak için Web Sitemizde ya da Facebook hesabınızla kolayca giriş yapabilirsiniz. Unutmayın, burası birlikte konuşabileceğimiz temiz ve güvenli bir alan!

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.