Bruce, günlük basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
ABD Uluslararası Kalkınma Ajansının (USAID), BM Dünya Gıda Programı (WFP) gibi yardım kuruluşlarına fonlarının kesilmesine ilişkin soruya Bruce, USAID’in WFP ile programlarının yüzde 85’inin halen devam ettiğini söyledi.
Bruce, USAID’in WFP’ye sağladığı fonların tamamen kesildiğine ilişkin ifadelerin doğru olmadığını kaydederek, iptal edilen programların çoğunlukla Yemen ve Afganistan’da olduğunu belirtti.
Öte yandan Bruce, “Diğer ülkelerde kesilmemesi gereken birkaç program kesilmişti, bunlar eski haline getirilerek yeniden yürürlüğe koyuldu.” diye konuşarak bu programların hangileri olduğunu söyleyemeyeceğini kaydetti.
ABD Başkanı Donald Trump, 20 Ocak’ta başkanlık görevine başlamasının hemen ardından dış yardımları hedef alan kararname imzalamıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı da 27 Ocak’ta Bakanlık ve USAID tarafından finanse edilen tüm dış yardımların durdurulduğunu açıklamıştı. Ardından USAID çalışanlarının “idari izne çıkarıldığı” duyurulmuş, ajansın sosyal medya hesapları da kapatılmıştı.
Daha sonra, Washington Bölge Mahkemesi yargıcı Amir Ali, USAID’in fonlarının geçici olarak yeniden başlatılmasına karar vermişti.
Bruce, ABD vatandaşı Paul Chambers’ın Tayland’da gözaltına alınmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Chambers’ın, Tayland’daki Ceza Kanunu’nun, “Lese Majeste” (Kral’a ihanet) olarak bilinen 112. maddesi ve “bilgisayar suçları kanunu” uyarınca gözaltına alınmasından endişe duyduklarını belirten Bruce, konuyu yakından takip ettiklerini belirtti.
Bu olayla Tayland’daki “Lese Majeste” kanunu konusundaki endişelerinin desteklendiğini kaydeden Bruce, Taylandlı yetkililere, ifade özgürlüğüne saygı duymaları çağrısı yaptı.
Tayland’daki Naresuan Üniversitesinde eğitim veren Chambers, “Lese Majeste” ve “bilgisayar suçları kanunu” uyarınca gözaltına alınmıştı.
Ceza Kanunu’nun 112. maddesi olan Lese-Majeste uyarınca monarşiyi eleştirenlere ağır hapis cezaları verilebiliyor.
